Kasım 20, 2023

DÜNYA ÇOCUK HAKLARI

 Dünya çocuk hakları, çocukların yaşam, gelişim ve korunması için uluslararası olarak kabul edilen haklardır. Bunlar, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nde belirtilmiştir ve şunları içerir:



1. Eşitlik: Her çocuğun eşit haklara sahip olması.

2. Sağlık: Sağlıklı yaşama ve sağlık hizmetlerine erişim hakkı.

3. Eğitim: Ücretsiz ve zorunlu eğitim hakkı.

4. Korunma: İstismar, ihmal ve şiddetten korunma hakkı.

5. İsim Hakkı: Kimlik bilgilerinin korunması ve isminin kullanılması hakkı.

6. Oyun ve Dinlenme: Oyun oynama, dinlenme ve boş zaman aktivitelerine katılma hakkı.

7. Düşünce ve İfade Özgürlüğü: Düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip olma hakkı.

8. Aile Yaşamı: Aileyle birlikte yaşama hakkı.

9. Engelli Çocuklar: Engelli çocukların özel ihtiyaçlarını karşılamak için desteklenmesi hakkı.

10. İnsan Ticareti ve Sömürüden Korunma: İnsan ticareti, çocuk işçiliği gibi durumlardan korunma hakkı.



Bu haklar, çocukların sağlıklı, güvende ve saygı gören bir ortamda büyümelerini sağlamayı amaçlar.

 Dünya çocuk hakları, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (BMÇHS) adıyla bilinen uluslararası bir sözleşme ile belirlenmiştir. Bu sözleşme, 20 Kasım 1989'da BM Genel Kurulu tarafından kabul edilmiş ve 1990'da yürürlüğe girmiştir.


BMÇHS, çocukların temel haklarını ve ihtiyaçlarını belirlerken birçok önemli ilkeyi içerir:


1. **Ayrımcılık Yasağı:** Çocukların ırkı, cinsiyeti, dil, din, engellilik durumu gibi herhangi bir ayrımcılığa maruz kalmadan tüm haklardan yararlanma hakkı vardır.

  

2. **Çocukların İyiliği İlkesi:** Çocuğun en üst düzeyde yararı gözetilir. Karar verme süreçlerinde çocuğun faydası ön planda tutulur.


3. **Çocuğun Gelişimi İlkesi:** Çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal, sosyal gelişimlerinin en iyi şekilde desteklenmesi gerekir.


4. **Katılım Hakkı:** Çocukların kendi görüşlerini ifade etme hakkı vardır. Kararlar, çocuğun yaşına ve olgunluğuna uygun bir şekilde alınmalıdır.


Bu sözleşme, çocukların korunması, eğitimi, sağlık hizmetlerine erişimi gibi birçok alanda haklarını güvence altına alır. Üye ülkelerin çocukları bu haklardan yararlanmaya ve korunmaya yönelik politikaları uygulamaları beklenir. Ancak, her ülke kendi iç hukuk düzenlemeleriyle bu hakları uygulamaya koymakla yükümlüdür.


Çocuk hakları, dünya genelinde çocukların yaşam kalitesini artırmak ve onları korumak için temel birer referans noktasıdır. Bu haklar, çocukların sağlıklı, güvende ve özgür bir şekilde büyümesini sağlamak amacıyla küresel düzeyde büyük önem taşır.

HİTLER VE HOLOKOST

 Adolf Hitler, 20. yüzyılın en tartışmalı figürlerinden biridir. Almanya'nın Nazi Partisi'nin lideriydi ve 1933-1945 yılları arasında Almanya'nın Şansölyesi ve Ardından Führer'i olarak hükümette kontrolü elinde bulundurdu. II. Dünya Savaşı'nın başlamasına yol açan politikalarıyla tanınır. Holokost'un gerçekleşmesindeki sorumluluğuyla da anılır; milyonlarca insanın ölümüne yol açan soykırım politikaları ve Yahudi karşıtı zulmüyle tarihte kara bir noktadır. Hitler, savaşın sonlarına doğru intihar etmiştir.



Elbette, Adolf Hitler, 20 Nisan 1889'da Avusturya'nın Braunau am Inn şehrinde doğdu. Gençliğinde sanat okuluna gitmek istemiş ancak kabul edilmemiştir. Birinci Dünya Savaşı'nda Alman Ordusu'nda savaşmış ve savaş sonrası Almanya'da siyasi faaliyetlere başlamıştır.


Hitler, Alman milliyetçiliği ve antisemitizm üzerine kurulu bir ideoloji olan Nazizmi (National Socialism - Ulusal Sosyalizm) benimsemiş ve bu ideolojiyi Almanya'nın liderliği için kullanmıştır. 1933'te Şansölye olarak göreve gelmiş, ardından demokratik süreçleri ortadan kaldırarak diktatörlüğünü kurmuştur.



Hitler'in politikaları, Almanya'yı ekonomik olarak toparlamış ancak aynı zamanda savaşa sürüklemiştir. II. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte, Alman ordusu büyük bir güç olarak Avrupa'yı istila etmiş ve milyonlarca insanın ölümüne neden olmuştur.

HOLOKOST 

Holokost, Hitler'in Yahudilere yönelik sistematik soykırım politikasıdır. Nazi rejimi altında, altı milyondan fazla Yahudi ve birçok diğer azınlık grubu, toplama kamplarında öldürülmüştür.


Savaşın sonlarına doğru, Almanya'nın yenilgisinin kaçınılmaz olduğunu gören Hitler, Berlin'deki bir yeraltı sığınağında intihar etmiştir. Hitler'in mirası, tarihte insanlığa karşı işlenmiş en büyük suçlardan biri olarak kabul edilir ve onun yaşamı ve ideolojisi geniş çapta incelenir ve eleştirilir.

Holokost, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın lideri Adolf Hitler'in emriyle gerçekleştirilen ve özellikle Yahudiler olmak üzere çeşitli azınlık gruplarına karşı yapılan sistematik ve kitlesel soykırımı ifade eder. Bu kapsamlı insanlık dramında, altı milyondan fazla Yahudi, Nazi toplama kamplarında, kurşuna dizilerek ya da açlık, işkence ve kötü muamele nedeniyle öldürülmüştür.



Holokost, sadece Yahudilere yönelik değildir, aynı zamanda Romanlar, Slavlar, engelliler, siyasi muhalifler ve diğer azınlık grupları da Nazi rejiminin zulmüne maruz kalmıştır. Toplama kampları, gaz odaları, zorla çalıştırma ve açlık gibi yöntemlerle insanlık dışı muamele ve ölümler gerçekleşmiştir. Holokost, tarihte yaşanmış en büyük insanlık dramlarından biri olarak kabul edilir ve bu trajedi, insanlık için unutulmaması gereken bir anıt olarak görülür.

Elbette, Holokost, Nazi Almanyası'nın Yahudi nüfusunu ve diğer çeşitli azınlık gruplarını yok etme politikasının bir parçasıydı. Nazi rejimi, 1933'ten 1945'e kadar olan süreçte, Almanya'nın sınırları dışında da toplama kampları, infazlar ve sürgünler yoluyla toplu katliamlar gerçekleştirdi.


Nazi yönetimi, insanları ırk, etnik köken, dini inanç veya siyasi görüşlerine göre sınıflandırdı ve Yahudiler başta olmak üzere çeşitli grupları hedef alarak kitlesel öldürme politikasını uyguladı. Bu süreçte toplama kampları, ölüm kampları ve imha kampları kuruldu. Auschwitz, Treblinka, Sobibor, Majdanek ve Dachau gibi kamplar, milyonlarca insanın öldürüldüğü yerler olarak trajiği temsil eder.


Yahudiler, toplama kamplarına gönderilirken önce zorla çalıştırılıyor, açlık ve işkenceye maruz kalıyor, daha sonra gaz odalarında topluca öldürülüyorlardı. Bu süreçte ayrıca çocuklar, yaşlılar, engelliler ve diğer savunmasız gruplar da acımasızca öldürüldü.


Holokost, sadece insanlık tarihindeki en korkunç soykırımlardan biri değil, aynı zamanda insanlık için önemli bir ders olmuştur. Bu trajik olaylar, insanların ırk, din veya farklılıkları nedeniyle ayrımcılık ve nefreti reddetmesi gerektiğinin bir hatırlatıcısıdır. Holokost, soykırımın insanlığa getirdiği acı ve yıkımı asla unutmamak ve tarih boyunca barış ve insan hakları için çaba göstermek adına önemli bir hatırlatıcıdır.