Mayıs 05, 2024

BUNU MU İSTİYORSUNUZ!!!

 BUNU MU İSTİYORSUNUZ?


• Çocuğunuz;


– Varsın, bir çivi bile çakamasın ama dersleri iyi olsun.

– Varsın omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın ama matematiği düzgün olsun.

– Varsın evin çalan telefonuna cevap veremesin ama notları yüksek olsun.

– Varsın eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın ama fen lisesine gitmiş olsun.

– Varsın ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün ama sınıfın birincisi olsun.



– Varsın kendisinin fazladan harçlığı olduğu halde; kantinden simit alamayan çocuklarla alay etsin ama öğretmenlerinin gözdesi olsun.


– Varsın başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp; “Ya siz nasılsınız efendim…” diyemesin. Ama yabancı dili mükemmel olsun.

– Varsın, oyun arkadaşları olmasın ama sınavlarda “on” çeksin.


– Varsın; Taziye nedir bilmesin, Başın sağ olsun ne demek, anlamasın, Geçmiş olsun kime denir niçin denir haberi olmasın, Uğurlar olsun ne anlama gelir farkında olmasın


Ama karneleri süper olsun.


– Evet varsın tek dostu olmasın ama  iyi gelir getiren bir mesleği olsun.


Bu çocuğu bu hale nasıl mı getirdiniz?


– Bandı üç ay geriye sararak, çocuğunuzla “nelerden ibaret” olan iletişiminizi dinlemek ister misiniz;

–Oğlum çıkar üstünü-başını doğru derslerinin başına.

– Kızım öğrenemedin gitti şu işi hafta içi sokak-mokak yasak.

– Ne gezmesi sen önce ödevlerini bitir.

– Oyun mu gelmeyeyim yanına.

– Geçen dönemin berbat karnesini unuttuğumu sanma.

– Birazdan tek tek bakacağım ödevlerine.

– Yavrum, bıktım ama her akşam ders çalış demekten.

– Şu odanın hali ne küçük bey!

– Hayır efendim siz de ana-baba olunca her akşam bol bol televizyon izlersiniz.

– Haftaya veli toplantısı var biliyorsun değil mi küçük hanım.

– Çocuklar, kesin şamatayı da elime sopa almayayım…


• Çocuğunuzla bilmem ama,bu tarzınızla kimseyle iletişim kuramazsınız.


• Mesela, çocuğunuz hakkında şunları hiç merak ettiniz mi:


– Elinin neye yatkın olduğunu,

– Gönlünün neler arzuladığını,

– Dilinin neye uyumlu olduğunu,

– Gözlerinin zevkini,

– Hangi oyunlardan hoşlandığını,

– Neleri “merak” ettiğini,

– Arkadaşları ile en çok hangi oyunları oynadıklarını,

– Hangi oyunlarda başarılı olduğunu,

– Futbolla ilgisini, basketle arasını, satrançla havasını hiç merak ettiniz mi acaba?

– Bisiklet sürmeyi öğrenip öğrenmediğini,

– Resim dersiyle ilgisini,

– Müzikle arasını hiç mi sormadınız?

• Öyleyse çocuğunuzla:

– Ayağı yere basan bir iletişim kuramazsınız.

– Her sözünüze tepkili olması,

– Lafı ağzınıza tıkaması,

– Bazen de sizi terslemesi,

– Hayallerinizin suya düşmesi hep bundandır canım kardeşim.


ÜSTÜN DÖKMEN




CEVİZ KURDU

 CEVİZ KURDU, GİRECEĞİ KADAR BİR DELİK AÇARAK CEVİZİN İÇİNE GİRER.


 Cevizin içi insan beynine benzer, başlar onu yemeye.

Buraya kadarı normal. Yedikçe şişmanlar.

Karnı büyür. Yeterince yükünü tutup doyunca gitmek ister ama girdiği delikten çıkamaz.

Daha da kötü olanı; içi yenilen ceviz de kurumuş ve sertleşmiştir, o deliği genişletmek artık imkansızdır.



---Kurtçuk oturup bakar, delikten geçip çıkmak için tek çaresi vardır:


 Zayıflamayı beklemek.

Aç kaldıkça zayıflar, eski cılız haline döner.


Ve bir gün çıkar. Ama çıktığında mevsim bitmiş, ortada aç ve cılız bir kurtçuk ile bir içsiz ceviz kalmıştır.


Kimi insanlardaki para ve mal - mülk hırsı da ceviz kurduna benzer.


O hırsı yenip, artık yeter, dediğinde baharlar ve yazlar bitmiş olur.


Geriye sadece, ömrünün sonbaharı ve belki de

çeşitli hastalıklar, ilaçlar ve diyetler ile geçirmek zorunda kalacağı, koskoca bir kara kış kalmış olur..