Bir dini, bir davayı, bir toplumu yozlaştırmanın yolları
Bir inancının, bir manevi dünyanın inşasını sarsmak istiyorsanız, onu medya ile tanıştırın.
Bir insanın uhrevi dünyasını zedelemek istiyorsanız onu popülerlikle tanıştırın.
Bir dine zarar vermek istiyorsanız; hocalarını, manevi önderlerini, dini liderlerini şöhret yapın, televizyon yıldızına dönüştürün.
Bir toplumu ifsat etmek, yozlaştırmak istiyorsanız, kanaat önderlerini, dert babalarını, yardım severlerini şöhret yapın, medyatik yapın.
Bir dini yozlaştırmak istiyorsanız, haramlarını helale döndürecek hocalar bulun, onları televizyona çıkartın.
Bir fikrin etki gücünü azaltmak istiyorsanız, o fikri bir cahile anlatın. Sonra da onu televizyonlara çıkartıp, bu fikri savunmasını sağlayın.
Bir düşüncenin insanları etkilemesini, yayılmasını ve toplumu dönüştürmesini engellemek için; o fikri, seviyesi en düşük televizyon programlarında tartıştırın.
Bir toplum liderini gözden düşürmek istiyorsanız, onu en ahlaksız adamlara savundurun.
Bir liderin geleceğini karartmak istiyorsanız, ona omurgası olmayan, menfaatçi danışmanlar, yardımcılar verin.
Bir partiyi parçalamak istiyorsanız, partinin yanlışını sürekli anlatmayın. O partinin içindeki bazı insanların ne kadar iyi, bazılarının da ne kadar kötü olduğunu anlatın.
Bir partinin kısa ömürlü olmasını istiyorsanız, kifayetsiz muhterisleri yönetime getirin.
Bir şirketin batmasını istiyorsanız, kifayetsiz muhterisleri işe alın.
Bir devletin çökmesini istiyorsanız, kifayetsiz muhterislerin devlet yöntemine gelmesini sağlayın.
Bir devletin güçlenmesini engellemek istiyorsanız, devlet kademelerinde torpili, adam kayırmayı, ekipçiliği yaygınlaştırın.
Bir bürokrasinin yozlaşmasını, tıkanmasını istiyorsanız, rüşvetin adını değiştirip, onun bir hak olduğuna ikna edin.
Bir davayı bitirmek istiyorsanız, o davanın insanlarına para ve makamın lezzetini tattırın.
Bir dava arkadaşlığını bitirmek istiyorsanız, ortalarına koltuk koyun.
Bir davanın sağlam saflarını, sağlam duvarlarını yıkmak istiyorsanız, aralarında gıybeti teşvik edin.
Bir topluluğun dayanışma gücünü kırmak istiyorsanız, yaptıkları iyiliğin ve fedakarlığın karşılığını parayla ödeyin.
Bir cemaati bitirmek için, en haset ve kıskanç müridi şeyhin havlusunu tutmasını sağlayın.
Sonuç:
Bir dini, bir davayı çıplak mankenler, playboylar, şarlatanlar, laf cambazları, cahiller, ahlaksızlar, dolandırıcılar savundukça, o dinin düşmana ihtiyacı yoktur.
Bir insanın uhrevi dünyasını zedelemek istiyorsanız onu popülerlikle tanıştırın.
Bir dine zarar vermek istiyorsanız; hocalarını, manevi önderlerini, dini liderlerini şöhret yapın, televizyon yıldızına dönüştürün.
Bir toplumu ifsat etmek, yozlaştırmak istiyorsanız, kanaat önderlerini, dert babalarını, yardım severlerini şöhret yapın, medyatik yapın.
Bir dini yozlaştırmak istiyorsanız, haramlarını helale döndürecek hocalar bulun, onları televizyona çıkartın.
Bir fikrin etki gücünü azaltmak istiyorsanız, o fikri bir cahile anlatın. Sonra da onu televizyonlara çıkartıp, bu fikri savunmasını sağlayın.
Bir düşüncenin insanları etkilemesini, yayılmasını ve toplumu dönüştürmesini engellemek için; o fikri, seviyesi en düşük televizyon programlarında tartıştırın.
Bir toplum liderini gözden düşürmek istiyorsanız, onu en ahlaksız adamlara savundurun.
Bir liderin geleceğini karartmak istiyorsanız, ona omurgası olmayan, menfaatçi danışmanlar, yardımcılar verin.
Bir partiyi parçalamak istiyorsanız, partinin yanlışını sürekli anlatmayın. O partinin içindeki bazı insanların ne kadar iyi, bazılarının da ne kadar kötü olduğunu anlatın.
Bir partinin kısa ömürlü olmasını istiyorsanız, kifayetsiz muhterisleri yönetime getirin.
Bir şirketin batmasını istiyorsanız, kifayetsiz muhterisleri işe alın.
Bir devletin çökmesini istiyorsanız, kifayetsiz muhterislerin devlet yöntemine gelmesini sağlayın.
Bir devletin güçlenmesini engellemek istiyorsanız, devlet kademelerinde torpili, adam kayırmayı, ekipçiliği yaygınlaştırın.
Bir bürokrasinin yozlaşmasını, tıkanmasını istiyorsanız, rüşvetin adını değiştirip, onun bir hak olduğuna ikna edin.
Bir davayı bitirmek istiyorsanız, o davanın insanlarına para ve makamın lezzetini tattırın.
Bir dava arkadaşlığını bitirmek istiyorsanız, ortalarına koltuk koyun.
Bir davanın sağlam saflarını, sağlam duvarlarını yıkmak istiyorsanız, aralarında gıybeti teşvik edin.
Bir topluluğun dayanışma gücünü kırmak istiyorsanız, yaptıkları iyiliğin ve fedakarlığın karşılığını parayla ödeyin.
Bir cemaati bitirmek için, en haset ve kıskanç müridi şeyhin havlusunu tutmasını sağlayın.
Sonuç:
Bir dini, bir davayı çıplak mankenler, playboylar, şarlatanlar, laf cambazları, cahiller, ahlaksızlar, dolandırıcılar savundukça, o dinin düşmana ihtiyacı yoktur.
Ali Nur KUTLU
Yeni Şafak
10.04.2016
Yorumlar
Yorum Gönder